Yerin mi yoksa Metro’nun mu kulağı var?

stockholm metro

Seyahatlerimde mutlaka o ülkenin toplu taşıma araçlarına binmeye çalışırım. Böylece halkını ve günlük yaşamı hissedebilir ve gözlemleyebilirim. Stockholm’e gitmeden önce ilginç şekilde dekore edilmiş, boyanmış, süslenmiş metro istasyonlarını görmüştüm ve hatta bazılarını photoshop zannetmiştim. Stockholm metrosundaki boyamalar, heykeller ve mozaikleri gördükten sonra dünyanın en geniş metro- sanat  galerisi olduğuna inandım.

Okumaya devam et “Yerin mi yoksa Metro’nun mu kulağı var?”

0 derecede yüzmek nasıl mı? Biraz soğuk !!!!

hellasgarden

İstanbul’da  sıcak ve nemli bir yaz günü yaşarken herkesin hayali sanırım biraz da olsa serinlemek. Serinlemek  deyince insanın aklına buz gibi bir şey yemek içmek, sıcak bir günde denize atlamak gelebilir. Bu durum kuzey ülkelerinde biraz faklı olabiliyor. Soğuk kuzey ülkelerinde yaygın bir sauna kültürü var. Bazı ülkelerde Kadın erkek birlikte çıplak saunaya girildiğini de duymuş olabilirsiniz.

Okumaya devam et “0 derecede yüzmek nasıl mı? Biraz soğuk !!!!”

Hızır günleri yazın habercisi

Hıdırellez

Bu sene çok fazla kar, yağmur görmedik. Soğuk bir kış olmadı. Gerçi küresel ısınmadan dolayı artık mevsimler birbirine karışıyor. Benim için yaz üç hafta önce Kaş’a dalışa gitmemle başladı. Güzel bahar günlerini yaşadığımız bu günler aynı zamanda yaz mevsiminin habercisi. 5 Mayısı 6 Mayısa bağlayan gece Türk dünyasında Hıdrellez bayramı olarak kutlanır. Bu gecede ateşler yakılır, etrafında eğlenilir, ateşin üzerinden atlanır, Dilek tutanlar gül ağacına kırmızı kurdele bağlar ya da altına isteklerinin küçük bir modelini çizer.

Okumaya devam et “Hızır günleri yazın habercisi”

Kadın emeğine destek, Nahıl Dükkanı

nahil dukkan

Bu dükkanda birbirinden çok hoş şeyler var gerçekten; tekstil ürünleri, ev süsleri, oyuncaklar, el yapımı sabunlar, spa ürünleri, takılar, kırtasiye malzemeleri, örgü ürünleri ve daha fazlası. Buradan yapacağınız alışveriş ile bu ürünleri üreten düşük gelirli kadınları desteklemiş olacaksınız. Çin malı ürünler alacağınıza, el yapımı yerel ürünler alın ve bu kadınların üretim yapmasını sağlayan KEDV vakfını da desteklemiş olun. Vakıf aynı zamanda çocukların gelişimiyle de ilgili projelere destek vermektedir.

Okumaya devam et “Kadın emeğine destek, Nahıl Dükkanı”

Bu cadde başka Cadde ; Trump Cadde

Trump Cadde

Gece hayatının dahisi Izzet Çapa`nın en yeni projesi, Trump Cadde. Çapa burada da çok güzel bir sokak yaratmış. Adı Cadde ama küçük bir mahalle meydanı ve etrafındaki birkaç sokak havası olmuş. Henüz açılmayan mekanlar var fakat hepsi açıldığında çok hoş cıvıl cıvıl bir yer olacağından şüphem yok. Yazın Cadde`de kışın Mahallede `de olacakmışız gibi gözüküyor.

Okumaya devam et “Bu cadde başka Cadde ; Trump Cadde”

Ev gibi bir kafe, Holy Cafe

Holy Cafe

Taksim`in kalabalığından sıkıldıysanız, hemen Galatasaray Lisesinin arkasından Çukurcuma`ya doğru yürüyün. Sadece 5 dakika sonra Holy Cafe`desiniz. Kafeye gittiğinizde kendinizi sanki evinizde müzik dinleyip bir şeyler içiyormuşsunuz gibi hissedeceksiniz. Personel güler yüzlü ve sıcakkanlı. Menüsünde çok güzel çay, kahve ve yemekler var. Benim önerim taze elmalı kek ve Holy bitki çayı.

Okumaya devam et “Ev gibi bir kafe, Holy Cafe”

Ve Kara Göründü!

antigua

2850 deniz mil ve 21,5 günün ardından 26 Aralık cuma gecesi kara göründü. Karşımızda Antigua adası. İçimizde bir mutluluk ve başarmış olmanın heyecanı. Deniz tutması, buzdolabımızın bozulmuş olması, rüzgârsız geçen günler, oltanın her hareketinde yukarıya koşmamız, tekne temizlikleri, rüzgârlı günler ve geceler, sallantılar içinde kesik kesik uyumalarımız hepsi geride kaldı. Sanki hepsi çok uzun bir günde olmuş gibiydi. Kendimizi hemen ilk açık restoranda attık ve karnımızı doyurduk. Yol yorgunluğunu atıp siteye yazmak biraz zaman aldı. Yavaş yavaş kara hayatına alışıyoruz. Mevsim olarak yağışlı mevsimdeyiz fakat kısa yaz yağmurlarının dışında hava genelde 30 C civarlarında. Adada 365 tane plaj varmış. Biz şimdilik birkaçını keşfettik. İşte Antigua’dan ilk kareler…..

Okumaya devam et “Ve Kara Göründü!”

Bekle Bizi Karayipler….

Bekle bizi Karayipler

Las Palmas’a geleli 20 gün olmuştu maalesef bir tekne bulamamıştık. Diğer adalardaki marinalara da gidip oradaki teknelere de bakmanın iyi olacağını düşündük. 1 Aralık pazartesi günü akşam feribotu ile önce Fuertaventura adasına gitmeye karar verdik. Sabahtan kuruyan kıyafetlerimizi toplayıp sırt çantamızı hazırladık. Dışarda yapılacak birkaç küçük iş ve alışveriş işimizden sonra buradaki arkadaşlarımızdan David ile Marinada 11.00 ‘de buluşacaktık. Sabah kahvemizi David ile içtikten sonra güneşli havayı fırsat bilip yine burada tanıştığımız Alman denizci arkadaşımız Jan ile marinanın yanındaki kumsalda biraz zaman geçirdik. İçimizde bu adada 3 hafta zaman geçirip bize uygun bir tekne bulamamanın burukluğu ile Marinaya doğru  yürüdük. Marinadaki Sailors Bar’daki bilgisayardan feribot biletlerimizi almak için oturduk. Bara girdikten birkaç dakika sonra çok kuvvetli bir yaz yağmuru başladı. Herkes içeri üşüştü. O sırada  Matthias ve Thomas ile tanıştık.

Okumaya devam et “Bekle Bizi Karayipler….”

O Gemide Ben de Olsaydım…

O gemide ben de olsaydım

Pazartesi günü ARC’a katılan (Atlantic Rally Competition) 160 tekneyi Las Palmas’daki Muello Deportivo marinasından uğurladık. Bu sene ARC’ta 4 Türk teknesi vardı. Theta, Balıkçıl, 7 Seas Sailing ve North. Geçen hafta sonu ARC’in açılış  ve bayrak seremonisinde Türk tekneleri ve ekipleriyle tanıştık. Onların maceralarını web sitelerinden takip edebilirsiniz.

Okumaya devam et “O Gemide Ben de Olsaydım…”