Atlantik Okyanusunu Yelkenli ile Geçmek?

Bu yazımda sizlere Atlantik okyanusu nasıl geçilir?,  bize en çok sorulan sorular ve seyahat planımız hakkında biraz daha detaylı bilgi vereceğim.

Geçiş için en uygun zaman nedir?

Yüzyıllardan beri denizciler Atlantik okyanusu geçişini doğudan batıya ekim- kasım aylarında başlıyor ve sonraki aylarda da devam ediyor. Bu mevsimde esen rüzgârlara Ticari rüzgârlar deniliyor. Atlantik’in batı yakasında kasım ayı ortaları ve sonlarına doğru kasırga mevsimi de bitiyor. Geçişler bu aylarda başlıyor ve daha sonraki aylarda da devam ediyor.

---

---

Neden Las Palmas?

Cebelitarık boğazını geçtikten sonra 2500 millik okyanus geçişini yapmadan önce mola verip son kontrolleri yapmak ve dinlenmek için en uygun yer burası. Kanarya adalarındaki diğer adalarda da durup ikmal yapan tekneler oluyor fakat Las Palmas marinasının imkânları daha fazla. Burası bir nevi otobandaki köprüden önceki son çıkış noktası.

Nereye varacaksınız?

Teknelerin çoğu Karayip adalarına varıyorlar. Burası en kısa rota oluyor. Tabii bazı tekneler güney Amerika rotasına gidiyorlarsa, Surinam, Fransız Guayana ya da Trinidad Tobago gibi yerleri tercih edebiliyorlar. Las Palmas’tan direkt Karayiplere geçiş yaklaşık 2000 deniz mili bazı tekneler önce biraz güneye inip Capo Verde adalarına uğrayıp sonra yönlerini batıya çeviriyorlar.

---

---

Yolculuk ne kadar sürüyor?

Geçiş rotasına ve hava şartlarına göre süre değişmekle beraber 20-25 günlük bir sürede bu geçiş yapılıyor.

Tekneler ne kadar büyük oluyor?

Geçiş her türlü tekne ile yapılır.  Önemli olan ihtiyaçlarınıza uygun bir tekne ile  yapılacak seyahate göre teknik hazırlıklarınızı yapmak ve en uygun hava koşullarında yolculuğa çıkmanız. Genel bizim gördüğümüz tekneler 9- 20 metre arasında değişiyor. Sonuçta okyanusu kano ile geçen insanlar bile varJ Biz şimdilik yelkenli bir tekne ile geçmeyi planlıyoruz.

Hava durumu nasıl oluyor?

Ekim- kasım aylarıyla beraber ticari rüzgârlar esmeye başlıyor. Yani geçiş için en uygun mevsim. Rüzgâr hızı 20-25 knot (35-45 km) , dalga boyu 4-5 metre civarında olup ve dalgalar daha seyrek olur. Yani dalgaların üstüne tırmanıp aşağı doğru gittiğiniz bir seyir olur. Hava genelde sıcak oluyor. İlk 4-5 gün biraz serin geceler olabilir fakat daha sonrasında güneye gittikçe sıcaklık artıyor.

---

---

Siz nasıl geçeceksiniz? Kendi tekneniz mi var?

Biz teknostop (boat-hiking) ile geçmeyi planlıyoruz. Ben de kaç senelik gezginin dünyada teknelere otostop çekildiğini geçen sene öğrendim. Aslında bildiğimiz otostop gibi bir şey değil bu. Dünyada devamlı seyir halinde olan tekneler ve denizciler var. Bazı geçişlerde genel tekne işlerini (temizlik, gece nöbeti, dümen tutmak, yemek yapmak vb.) başka biriyle paylaşarak iş yükünü azaltmak için gittiği limanlardan bizim gibi yolcuları veya denizcileri teknesine alan bir sürü tekne oluyor. Gezginler verdikleri hizmetin karşılığında gitmek istediği yere bedava gitmiş oluyor, tekne sahibi de teknede kendine bir arkadaş ve yardımcı bulmuş oluyor. Bazı tekne sahipleri günlük kumanya için belli miktarda para talep edebiliyor. Bu da ortalama 10-15 Euro civarında oluyor.

Bir de ARC ( Atlantic Rally Competition) ile geçenler var. Her sene Las Palmas’tan başlayıp Karayipler’de ki St. Lucia adasında biten bir yelkenli yarışı bu. Bu sene yarış 23 Kasımda Las Palmas’tan başlayacak. Bu geçişi yapan yelkenli okulları var. Buna katılmak içinde yelken ve deniz tecrübeniz olmasına gerek yok. Bu geçişi profesyonel olarak yapan yelken okulları sizi belli bir ücret karşılığında Karayiplere götürüyor. Her ülkenin maliyetleri farklı ama yaklaşık 5000 Euro ile 5000 Ingiliz Sterlini arasında değişen fiyatlar var.

 

Korkmuyor musunuz?

Korku pek yok aslında daha çok heyecanlıyız. 20-25 gün kara görmeden okyanusun ortasında olmak yıldızlar, rüzgârlar, dalgalarla yol almak fikri çok güzel bir duygu. Daha önce okyanus geçişi yapmadık fakat teknik ve psikolojik olarak kendinizi hazırladıktan sonra korkular bir kenarda kalıyor.

Sonuçta doğanın ortasında onun kurallarına göre yaşamak bizler gibi şehir insanları için kolay bir şey değil. Doğanın hırçın yüzüyle karşılaştığınızda korku girdabına girmek yerine onunla uyum içinde olmayı seçmek en doğrusu bence.

 

Atlantik’i geçtikten sonra nereye gideceksiniz?

Tekneyle nereye varacağımız henüz belli değil belki Karayip adaları belki de Güney Amerika. Güney Amerika’ya bu kadar yakınlaşmışken Peru ve Bolivya’ya gitmek İnka medeniyetinin izlerini görmek istiyoruz. Varıştan sonra yine bir tekne ile Güney Amerika tarafına gidebiliriz ya da Panama tarafından karaya çıkıp oradan kara ya da havayolu ile aşağı inebiliriz. Bunların hepsi taslak halindeki niyetlerimiz, bakalım yol bizi nerelere götürecek? Yolculuğa çıkarken çok plan yapmamak lazım çünkü yol sizi başka yerlere çıkarabiliyor. Bazen kendi planlarınızdan çıkıp yolun size sunduğu seçeneklere bakmak gerekiyor.

---

---