Nereye gidersen git, kalbinle beraber git.
Konfüçyus
Dünyanın çeşitli yerlerinde her sene 500’den fazla Maraton düzenlendiğini biliyor musunuz? Peki, Maratonda neden atletler 42195 metre koşarlar?
Okumaya devam et “Atina’ya 42195 metre var- Maraton’un Öyküsü”
Rüzgarı tüm bedeninizde hissetmek, dalgaların sizi sallaması, yıldızların altında uyumak, her çeşit bulut görmek, geceleri suyun altında ışıl ışıl parlayan planktonlar, yunusların teknenizle yarışması, uçan balıkların denizde sekmesi, gerçekten doğa ananın ne kadar muhteşem olduğunu size bir kez daha hatırlatıyor.
Arjantin deyince aklıma ilk gelen şey güzel Malbec şarapları ve neredeyse çatalla bile kesilebilecek yumuşaklıkta olan biftekleri (lomo) geliyor, sanırım midesine düşkün biri olduğum belli oluyor. Aslında Arjantin sadece şarap ve biftek ‘ten ibaret değil. Tutku ve aşkın dansı tango, Boca Juniors, Maradona, Messi, Papa XVI Benedikt, Eva Peron ve Falkland adaları Arjantin’in önemli simgelerini de unutmamak lazım.
2006 ‘da ilk geldiğimde sadece 4 gün Buenos Aires’i gezebilmiştim. Bu sefer 17 gün kaldığım bu güzel ülkede birçok yerini gezmeye fırsatım oldu. Tabii ki burada da görmek isteyip de göremediğim birkaç yer kaldı. Sanırım gözüm gezmeye doymuyor 🙂
Kuzeyi ile güneyi arasında yaklaşık 5300 km mesafe olan Güney Amerika’nın en uzun ülkesi Şili büyük şair ve aktivist Pablo Neruda’nın anavatanı. Şili aynı zamanda bin bir çeşit şaraplıyla da meşhur.
Birbirinden güzel sahil beldeleri, sarp dağları, buzulları, şarap bağları, taze ve lezzetli deniz ürünleriyle Şili aklımızda ve midemizde güzel bir yer bıraktı. Her ülke de olduğu gibi keşke daha fazla kalabilseydik dedik. Sadece 5 gün kalabildiğimiz bu güzel ülke de çöl bölgesi, Santiago, kıyı şeridi ve Patagonya bölgelerini gezmek için en az 2 hafta ayırmak lazım.
Güney Amerika Seyahatimiz boyunca zamanla ilgili bir sıkıntımız olmadığı sürece bol bol otobüsle seyahat ettik. Ben genelde otobüs, araba, tren gibi yere yakın olan ulaşım araçlarını tercih ediyorum. İşte size bazı nedenleri;
Rio karnavalı, sambacı kızları, Pele ve Niemer gibi ünlü futbolcuları, Copacabana, Ipenama, Lebnon gibi ünlü Rio plajları, ayaklarıyla oynadıkları plaj voleybolu, Caiprinhaları, Amazon ormanları, lezzetli Churrasco etleri, dünyaca ünlü top modelleri Brezilya denilince ilk aklımıza gelenler.
Bunca güzel şeylerin dışında maalesef ülke de adı sokak hırsızlıkları, kredi kartı kopyalama, adam kaçırma, uyuşturucu satıcılığı gibi suçlar var. Gün geçtikçe ülkedeki suç oranı azalmakta. İki kez bulunduğum bu ülkede çok şükür herhangi bir sorun yaşamadım. Fakat dikkat etmek de fayda var. Bu sefer 15 gün kaldığım bu ülke için en az 2-3 hafta ayırmak gerek bence. Tabii ki bu ülkede Amazon bölgesi gibi göremediğim birkaç yer var.
Okyanusa kıyısı olmayan iki Güney Amerika ülkesinden biri olan fakir Bolivya, el değmemiş doğası ve naif insanlarıyla ayrı bir güzel. Uyuni tuz bölgesi Bolivya ve Güney Amerika’nın en fazla turist alan yerlerinden biri. Bolivya aynı zamanda Amazon bölgesiyle doğa sevenlere ve yüksek dağlarıyla dağcılar ve yürüyüş sporu yapanlar için de çok şey sunuyor. Buraya sadece Uyuni tuz gölü ve çöl bölgesini görmek için bile gelinir.
Biz Güney Amerika seyahatimizde burası için sadece 1 hafta ayırabildik. Amazon bölgesine de gitmek isterseniz en az 2 hafta ayırmak gerekir.
Kimi aşktan kimi hasretten, kimi hayattan kaçmak kimi hayata başlamak, kimi kendini bulmak kimi kendini kaybetmek, kimi özgürlük kimi bir şeye ait olmak için yollara düşer. İşte benim en iyi 15 yol filmimde de herkesin kendini yollara atma sebepleri farklı. Aman dikkat bu filmler yollara düşmenizi, o güzel coğrafyalara seyahat etmenizi sağlayabilir.